Kusursuz bir düzen içinde yaşayan mükemmel bir toplum var mıdır? Bu soruya gerçekçi bakış açısıyla yaklaşırsak pek tabii “hayır” cevabını veririz ancak kurgu dünyasına girdiğimizde, hayal gücümüzü kullandığımızda cevabımız neden “evet” olmasın? Bu hafta sizler için Etimolojik Çarşamba serisinde ideal bir toplum hayalini yansıtan Ütopya kelimesini inceledik.

Thomas More’un 1516 yılında yayımlanan Ütopya adlı eserinin adı olan bu kelime, aslında iki kelimenin birleşimidir. Ütopya, “olmayan yer” anlamına gelir. Yunanca ou  “değil/yok/olmayan” ve topos “yer/ülke” anlamına gelen kelimelerin bir araya getirilmesiyle oluşturulmuştur. More, eserinde ideal yönetim ve toplum düzenini Ütopya adası üzerinden anlatır. Bu adada mülkiyet kavramına rastlanmaz, günümüzde zenginliği temsil eden altın ve gümüş gibi değerli madenlerin hiçbir kıymeti yoktur. Herkes eşit kabul edildiği için sınıf ayrımından da söz edilemez.

16. yüzyılda yazılan bu eserde More, İngiltere’yi ve İngiliz toplumunu eleştirir. Bir tarafta lortlar görkemli, şatafatlı bir hayat sürerken halk karnını doyurmak için hırsızlık yapmak zorundadır. Zenginler sömürü düzeni kurarak fakirler üzerinden büyük paralar kazanır. Yani, adaletin haklıdan değil güçlüden yana olduğu bir düzen hakimdir İngiltere’de.

Tam da burada More, hayal gücünün de devreye girmesiyle mevcut düzene tepki gösterir, otoriteden arındırılmış bir toplum tasarlar. Sosyolog Ruth Levitas’a göre ütopya, arzunun ifadesidir. Buradan yola çıktığımızda anlıyoruz ki More, gerçek hayatta istediği toplumu kuramadığı için zihnindeki toplum imajını ve daha iyi bir yaşam tarzına kavuşma hayalini Ütopya üzerinden anlatır.

Tags: