Bu kavramlar her ne kadar benzer kavramlar gibi gözüküyor ve birçok insan bu kavramları sıklıkla karıştırıyor olsa da bazı ince farklılıklar onları birbirinden ayırmamıza yardımcı olabiliyor. Bu üç kavram dünya çapında bir iş yapmak ve kendisinden söz ettirmek isteyen işletmeler için oldukça önemli.

Yerelleştirme Nedir?
Yerelleştirme bir şeyin belirli bir yerel kitleye uyarlanması sürecidir. Söz konusu öge bir web sitesi, bir video veya başka bir ürün yelpazesi olabilir. Bu süreçte hedef kitlenin kültürel beklentilerine uyacak şekilde yerelleştirme süreci aynı kalır. Yerelleştirme, hedef kitlenin gözünden ürünü görebilmekle alakalı bir durumdur. Başarılı bir yerelleştirme, hedef kültürdeki insanlarda ürünün söz konusu kitle için başka bir yerden uyarlanmış gibi değil de onlar için üretilmiş gibi hissetmelerini sağlayacak şekilde sonuçlanır.
Düşünün, ABD merkezli bir firmada çalışıyorsunuz ve Latin Amerika’ya ürününüzü ihracat etmeyi planlıyorsunuz. İşte burada yerelleştirme devreye giriyor. Yerelleştirme işte bu noktada bir firmanın ürünlerinin görünümünde, web sitelerinde, pazarlama materyallerinde ve nice üründe Latin Amerikalı bir bireyin gözünden bakma konusunda yardımcı olacaktır. Aslına bakarsanız bu, “dilden” daha fazlasıdır. Bu süreçte müşterileri ürünü almak için neyin heveslendirdiğini de anlamamız gerekir. Ürünü satın almalarında ne etkili olacak? Markanın müşterisine güven uyandıracak neyi var? Etik ya da ekolojik açıdan onlar için önemli olan nedir? Ayrıca yerelleştirme yaparken dikkat edilmesi gereken şeylerden biri de para birimi ve tarih biçimlerinden, bir işletmenin web sitesinin kullandığı ödeme sağlayıcısına kadar tüm ögelerin her yönüyle yerel gereksinimlere uyacak şekilde uyarlanmasıdır.

Görüntü, yerelleştirme sürecinin anahtarıdır. Örneğin Türkiye’den Asya pazarına bir ürün ihraç edeceksiniz. Söz konusu ürünün Türk müşteriler tarafından keyifle kullanıldığını betimleyen görseller üretip daha sonra aynı görsellerle bu ürünün Asya’daki hedef kitle tarafından da sevilerek kullanılmasını beklememelisiniz. Dolayısıyla bu, bir marka veya ürünün yerelleştirildiği hissini uyandıran bir uyarlama sürecidir.

Uluslararasılaştırma Nedir?

Uluslararasılaştırma, çoğu açıdan yerelleştirmenin zıttıdır. Ürünlerin olabildiğince uyarlama süreciyle alakalı bir durumdur. Bu sayede ürünler çeşitli kitleler tarafından görülür, satın alınır ve kullanılır. Ana fikir ürünün kültürel olarak tarafsızlaştırılmasıdır. Bundan dolayı kim bu işe girerse girsin dünyanın diğer ucunda bile olsa buna düzgün bir şekilde bağlanabilir. Bu çok karışık bir süreç olabilir. Görüntülerden dil kodlamasına kadar birçok nokta bir ürünü dünya çapında cazip hale getirme ve uyarlama sürecinde zorlayıcı olabilir. Birçok işletme, kitlesel çekiciliği elinde tutan ürünlere sahip olmayı arzulamaktadır ve buna tam olarak yaklaşmanın bir yolu olan uluslararasılaştırmanın değeri bu şekilde net olarak görülebilir. Dünya nüfusunun yarısından çoğu şu anda internet ortamında çevrimiçidir ve bu oran uluslararasılaştırılmış bir web sitesine inanılmaz ve hızlı bir şekilde başarı sağlayabilecek güçtedir.

Küreselleşme Nedir?

Hiçbir yerelleştirme ve uluslararasılaştırma tartışması küreselleşmeden bahsedilmeden tamamlanmış sayılmaz. Geniş bir dönem olan küreselleşme birçok işletmenin dünya çapında genişleyen kitlesini kucaklamaktadır. İnternet, işletmelerin artık neredeyse küresel bir müşteri tabanına hizmet edebildikleri alandır. Fiziksel ürünlerden ziyade hizmet satanlar, küreselleşmeden yararlanmak için özellikle iyi bir konumdadırlar.
Netflix’i göz önünde bulunduralım. Bu televizyon yayın sistemi 4 ülke/bölge dışında bütün ülkelerde kullanılmaktadır (Çin, Suriye, Kırım, Kuzey Kore). Bunun anlamı küreselleşme çabalarının neredeyse tüm gezegeni fethettiğidir. Netflix, eylemsel küreselleşmenin iyi bir örneğidir.

Küreselleşme, tüm potansiyel müşterilerine ulaşmak adına uluslararasılaştırmayı da yerelleştirmeyi de kullanır. Bu, çok çeşitli dillerde alt yazı oluşturmak, bir diğer anlamda ise yerel dil için özel programlar oluşturmak anlamına gelir.

Evet, “Narcos” bunun en iyi örneklerinden biri. Etkili bir küreselleşme için uluslararasılaştırma ve yerelleştirme bir arada kullanılmalıdır ve her proje için çoklu başlıklar vardır. Bunlardan bazıları söyle sıralanabilir;

  • Dil
  • Kültürel, politik ve dini kaynaklar
  • Grafik tasarımı ve düzen
  • Çift yönlü metin
  • İmgeler
  • Para ve ölçü birimleri
  • Noktalama
  • Tarih biçimleri
  • Klavye kullanımı
  • Yasal gereklilikler
  • Ürün düzenlemeleri.

Bu bir çeviri metnidir.

Kaynak:
What Are Localization, Internationalization and Globalization?



Tags: