Yönetmen:
Oyuncu:
Bülent Üstün
1s 19dak| Belgesel| 10 Şubat 2017 (ABD)
“Kedi”, Amerika’da en çok izlenen Türk filmi oldu ve Amerika’nın en popüler sinema sitelerinden “inwire”da “Yılın en iyi on filminden biri” seçildi!
Bir belgesel düşünün ki, İstanbul’un sokaklarını mesken tutmuş ve etrafça tanınan ve sevilen kediler baş rolde olsun; bir belgesel düşünün ki Amerika’yı kendine ve İstanbul’a aşık etsin. “Kedi” belgeseli, İstanbul’un 7 farklı ilçesinden 7 farklı kedinin anlatıldığı bir belgesel.
Amerika’da büyük ilgi görmesinin ardından Türkiye’de de vizyona giren belgeselin yönetmeni Ceyda Torun, “Filmi tasarlarken kedilerin evrensel bir çekiciliği olduğunu zaten fark etmiştik. Özellikle son beş senedir Amerika ve Avrupa’da kedilerin çok sevilmesi, kedi videolarının popüler hale gelmesi adeta kedilere Rönesans Dönemini yaşatıyor. Biz de İstanbul kedileriyle ilgili bir şey yapmak istedik ve bu belgesel film ortaya çıktı” diye belgesel için atılan ilk adımlardan söz etti.
Yönetmen Ceyda Torun, çekimler sırasında kedileri hiç yönlendirmediklerini ve her bir kedinin hikayesinin çok etkileyici olduğunu dile getirdi. “Onlarda gördüğümüz sorunlar, mutluluklar, mutsuzluklar bizimkiyle aynı. O yüzden onlara bakarak kendimiz hakkında çok şey öğreniyoruz. Yurtdışında bu kadar tutulmasının sebebi de; daha çok hislere yönelik, kedi gibi bir film olmasından kaynaklanıyor” diye belirtti.
“KEDİLERİ İNSANLAR GİBİ ÇEKTİK”
Torun şunları da dile getirdi: “Uyanık olduğumuz her dakika kedi çektik. Onların rahatını bozmadan yanlarında var olduk. Kamerayı ayak bileği seviyesinde tutabilecek bir aparat yarattık. O sayede kedilerin yanında yürüyerek görseller yakaladık ve onları insanlar gibi çektik”.
“Filmde; Galata Kulesi, Samatya, Kandilli, Nişantaşı gibi farklı mahallelerden yedi tane kedi karakteri var. Hepsi yaşadıkları semtte bilinen kediler. Onların hayatını izlerken ortaya çok enteresan temalar çıktı. Mesela Cihangir’in kedisi Gamsız çok sosyal, birden fazla kişiyi tanıyan ve balkondan balkona gezen bir kedi. Samatya’nın kedisi Psikopat ise çok güçlü dişi bir kedi. Kadınlığın gücünden, özgürlüğünden bahsetmemize yardımcı oldu.”
Yönetmen ayrıca, dünyanın farklı şehirlerinde farklı hayvanlarla ilgili belgeseller de çekeceğinin müjdesini verdi.
Kaynakça: