Avrupa Birliği, bugün üye ülkelerinin yirmi dört dilini de resmi dil olarak kabul etmiş durumda. Öyle ki çoğu Alman’ın bile belki bilmediği “Beiried mit Erdäpfeln” gibi Avusturya’nın yöresel ve mutfağa ait sözcükleri de Avusturya AB’ye üye olduğunda resmi kayda geçti. AB’nin üç çalışma dili olan İngilizce, Fransızca ve Almanca departmanlarından sorumlu Danimarkalı Gurli Hauschildt, Avrupa Komisyonu’na bağlı yazılı çeviri servisinin de altı müdüründen biri. AB’deki toplam çevirmen sayısı için “Kaç kişi olduğunu sayısal olarak belirlemek zor. Zira her AB kurumunun kendi çeviri servisi var ve dışarıdan çevirmenlerle de çalışıyorlar.” diyor. Dolayısıyla Avrupa Birliği’nin tam anlamıyla bir “çevirmenler diyarı” olduğundan söz etmek mümkün.
Komisyon başkanının konuşmaları, basın açıklamaları, AB vatandaşlarının başvuruları, komisyonun cevapları ve web sitelerinin metinleri gibi çoğu içeriğin tüm resmi dillere çevrilmesi zorunluluğu var. Bunun için genel müdürlükte çoğu çevirmen olmak üzere toplam 2400 kişi çalışıyor ve komisyonun başka hiçbir kurumunda bu kadar personel yok. Günümüz “az maliyet, çok iş” psikolojisi ise AB için de geçerliliğini yitirmiş değil. Almanca departmanının başındaki Margret Meyer-Lohse, servise yeni personelin pek alınmadığından ve çalışanların gerektiğinde yeni diller öğrendiğinden söz ediyor.
Almanca çevirmenlerden Andreas Husch ise 90 milyon nüfusla AB içindeki en büyük ana dil olan Almancanın önemine ayrıca işaret ediyor: “Başka dillerin çevirmenleri, orijinal metinde bir şeyi anlamadıkları zaman birçok durumda bizim çevirilerimize bakıyorlar. Zira bizim bir şeyleri muğlak ifade etme şansımız pek yok.” Husch, Almancanın gramer farkının dezavantajınıysa şöyle dile getiriyor: “Diğer dillerden farklı olarak biz makine çevirisinden yararlanamıyoruz. Bizim dilbilgimiz çeviri programlarını hala çok zorluyor.”
Birbirine karıştırılan veya birbirini karşılamayan kavramlar söz konusu olduğundaysa çevirmene yardımcı programlar da bazen işe yaramayabiliyor. Bazı hukuki terimlerin bir üye ülkede belli özel anlama sahip olup diğer dilde doğrudan aktarılamaması, çevirmeni yaratıcılığıyla baş başa bırakabiliyor.
Kaynakça:
https://www.deutschland.de/tr/topic/politika/almanya-avrupa/avrupanin-sesi?language=de