Türkiye’nin önde gelen çeviri derneklerinden Çeviri İşletmeleri Derneği, kısa adı ile ÇİD, 5 Ağustos 2016 tarihinde Taksim Titanic City Hotel’de basın mensupları ile buluştu.
Çeviri İşletmeleri Derneği’nin sosyal sorumluluk projesi “Ses Ver Türkiye”nin lansmanının yapıldığı bu toplantıda, ÇİD Başkanı Sn Rafet Saltık, ülkemizin en çok ticari ilişki içinde olduğu 32 dilde ( Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Hollandaca, Macarca, Çekçe, Slovakça, Romence, Bulgarca, Yunanca, Arapça, Farsça, Gürcüce, Urduca, Norveççe, İsveççe, Danca, Slovence, Japonca, Korece, Çince, Rusça, Portekizce, Arnavutça, Fince, Makedonca, Sırpça, Ukraynaca ve Hintçe) hazırlanan mektup ve 4 dilde hazırlanan video kliplerde (Almanca, Arapça, İngilizce ve Türkçe), yaşanan darbe girişiminin ardından ülkemizde sosyal ve ekonomik olarak hayatın normal seyrinde devam ettiğini, ülkemizle kurulacak veya hali hazırda süre gelen iş ilişkilerinde herhangi bir endişe taşınmaması gerektiğini vurguladı.
Saltık ayrıca ÇİD’in, bu sosyal sorumluluk projesi kapsamında çevirilerin tüm telif haklarından vaz geçtiğini, isteyen herkesin dünyadaki iş ortaklarına ana dilinde bu mektupları gönderebileceğini, diğer sivil toplum örgütlerinin projeye destek vereceğine inandığını ve her Türk vatandaşı bir mektup gönderse, dünyaya 79 milyon mektup gideceğini belirtti. Kendilerini çeviri sektörü adına gerçekleştirdikleri bu dev hizmet için tebrik ediyor ve teşekkür ediyoruz.
Mektubun içeriğini aşağıda bulabilirsiniz, 32 dilde yazılı çevirisi ve 4 dildeki videoya ise derneğin web sitesinden ücretsiz ulaşabilirsiniz.
Senem Kobya
“Değerli İş Ortağımız,
İzlediğiniz üzere, 15 Temmuz gecesi ülkemizde demokratik parlamenter düzeni yıkma amacını taşıyan bir “darbe” teşebbüsü yaşandı. Türkiye’den çok uzakta olmanıza rağmen, inanıyorum ki, yaşananlar sizleri de endişeye sevk etmiştir. Ancak tüm dünya kamuoyunda demokrasi adına endişe uyandıran çağdışı girişim, halkın iradesi sayesinde sonuçsuz kalmıştır.
Ülke içinde yaşanan karışıklık yerini kısa sürede yeniden güven ve sükûnete bırakmış, hatta 18 Temmuz Pazartesi günü herkes işinin başına gelmiş ve hayat tamamen normale dönmüştür.
Türk halkının demokrasiye sahip çıkarak darbe teşebbüsünü engellemiş olması, aynı zamanda tüm dünya uluslarıyla olan diyaloğumuzu pekiştirecek bir adımdır. Ticari uygulamalarımızda, alışverişlerimizde, bankacılık sisteminde, seyahat özgürlüğünde, insan haklarında ve yaşamın her alanında en küçük bir kesinti yoktur.
Siz dostlarımızın demokratik sistemi koşulsuz desteklediğinizi biliyoruz. Demokrasinin ülkemizde sarsılmaz şekilde genel bir tavır olarak sürmesi bizim tek idealimizdir. Türkiye tüm dünya toplumlarıyla barış, anlayış ve uzlaşı içinde bir yaşamı sürdürmeyi isteyen, tüm kültürlere ve çağdaş değerlere saygı duyan insanların ülkesidir. Demokrasi mücadelemizde yanımızda olmanızı ve bize güven duymanızı bekliyoruz.
Türkiye her alanda dev projelerle büyümeye ve kalkınmaya devam etmektedir.
Bu güne kadar sürdürdüğünüz ve bundan sonra sürdüreceğinize inandığımız işbirliği ve güven için teşekkür ediyoruz.
Saygılarımızla”