Oscar ve Altın Küre Çeviri Ekibinin değerli üyesi “EMRAH KALE” ile röportajımız:

1- Oscar ödüllerinin çevirisini yapmak sizde heyecan yarattı mı? Yoksa standart bir çeviri gibi mi ele aldınız?

CEVAP- Kendimi bildim bileli filmlere tutkunum. Yillar once Oscar Odul Toreni canli yayininda gorev aldigimda cok buyuk heyecan duydum. Bugun hala her toren yayini oncesinde icim kipir kipir olur, keyiflenirim. O gece kesinlikle standart disi ceviri yapilmasini gerektirir. Yayin esnasinda her an hersey olabilir. Bir yandan o yil hangi adaylarin odul alacagi, kazananlarin konusmalarinda nelerden bahsedebilecegi ve geceye ozel gosterilerde kimlerin performans sergileyecegini merak ederken, diger yandan da bu coskuya yarasir bir enerjiyle ceviri yapmak hakikaten benzersiz bir konsantrasyon ve hiz gerektir. Bir de benim favori adaylarim odul kazanirsa eger, kendimi yayina daha cok kaptirmaya baslar, olup bitenle daha da fazla butunlesirim . Bunun anlatilmasi cok kolay bir deneyim olmadigini biliyorum. Neticede Oscar’lar iste…
2- Çeviri hem sinema, hem magazin, hem siyasi hem de gündelik yaşama ilişkin espri, anekdot ve sunumlar içeriyor. Bunları çevirirken neye dikkat ettiniz?
CEVAP- Oscar yayini esnasinda ceviri yapmak kendine ozgu bir bilgi birikimi ve kultur gerektiriyor. Oncelikle sinema sanatina yakin durmak sart. O yilin adaylariyla ilgili on arastirma yapmak, mumkun oldugunca filmleri izlemis olmak, kategoriler ve adaylar hakkinda yazilianlari takip etmek cok faydali oluyor. Gecenin sunucularinin tarzini algilamak acisindan onceki islerini takip etmek, bulup izlemek isinizi kolaylastiriyor. Soz konusu olan, surprizlerle dolu bir yayin. Neyle ne zaman karsilacaginiz kesinlikle belli degil. Dolayisiyla yayina enerjinizin, donanim ve bilginizin tamamini yansitarak, ozellikle sizi kulturel anlamda zorlayabilecek espirilerin arasindan isin ruhuna uygun bir kivraklikla cikabilmeniz onem kazaniyor. Boylelikle hem kendinizi hem de izleyenleri memnun edebiliyorsunuz. Mezun olduktan sonra Istanbul’a tasindigim ilk donemde ozel bir haber kanalinin dis haberler servisinde TV gazeteciligi ve kadrolu simultane tercumanlik yapmis olmam da canli yayinlarin hizina adapte olmami kolaylastirdi diyebilirim.
3-Çevirinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
CEVAP- Yayindan sonra kendimi dinledigimde bazi cumleleri farkli aktarabilecegimi dusundugum ve ‘boyle olsa daha sik olurdu’ diye kendi kendime soylendigim oluyor. Hayiflaniyorum da bazen. Fakat nihayetinde cok uyumlu bir ekiple calisiyorum ve yillardir yayinin asiri hizli temposuna ve ozlelikle Kirmizi Hali’nin arka planinda kopup giden kakafoniye ragmen cok iyi bir is cikardigimiza inaniyorum. Bu arada yayin suresince bize destek olan olan, devamli moral veren ve her turlu ihtiyacimizi buyuk bir incelikle aninda karsilayan NTV ve CNBCE calisanlarinin da hakkini odeyemeyiz. Burada onlari da anmadan gecemezdim.

4- Genç çevirmenlere tavsiyeleriniz nelerdir?

CEVAP-Dunyayla ilgilenin; hayata her boyutuyla dahil olun. Cok okuyun, cok yer gezin-gorun. Gorduklerinizden beslenin. Kultur ve sanat etkinliklerine katilmak yasaminizin bir parcasi olsun. Ceviri becerilerinizi gelistirirken duyduklarinizi anlamlandirin, neden bahsettiginizi bilin. Otomatik ceviri yapmayin. Devamli ogrenmeye acik olun. Onyargilariniz ve sartlanmalariniz olmasin. Ozel bir is yaptiginizi bilin ama boburlenmeyin. “Ben oldum’ demeyin asla…Her anlamda kendinizi zenginlestirin. Boylelikle hem bir cevirmen olarak ozguveniniz hem de farkindaliginiz artsin.

5- Çeviride en zorlandığınız noktalar ne oldu?

CEVAP- En basta uykusuzluk. Sabaha dogru kisilmaya baslayan ses. Ozellikle kirmizi hali yayini sirasinda unlulerle roportaj yapilirken arka planda surekli duydugumuz ve ceviriyi cok zorlastiran hayran tezahuratlari. Sanirim en basindan beri beni en cok zorlayan unsurlar bunlardi.
6- Bir öz geçmişinizi ya da kendiniz ile ilgili anlatmak istediğiniz şeyler var ise ekleyebilir misiniz?
CEVAP- Izmir’liyim. Bilkent Universitesi, Ingilizce-Fransizca Mutercim Tercumanlik Bolumu mezunuyum. Yemek pisirmek benim icin buyuk keyiftir. Cok seyahat eder ve fotograf cekerim. Ikonik film karakterlerinin kucuk replikalarinin koleksiyonunu yapiyorum. Ozellikle yogun calisma donemlerinde cok istesemde maalesef duzenli spor yapamiyorum.

Tags: