Ülkemizde çeviri/tercüme sektörünün son 10 yıldaki gelişimine bakarsak yaklaşık 3 kat büyüdüğünü söyleyebiliriz. Bunun sebebine baktığımızda , bu durumun temelinde ekonomik, siyasi ve kültürel sebeplerin yattığını görmekteyiz. Özellikle 2006-2007 yıllarındaki krizden sonra finans ve iş çevreleri farklı ülkelerde yatırımlar yapmaya ve farklı pazarlar aramaya başladılar. Daha önceleri İngilizce ve Almanca çeviriler çeviri sektörünün %90’lık dilimini kaplıyorken son yıllarda Çince, Rusça, Arapça, Farsça hızla artan bir paya sahip oldular. Büyük ölçekli firmalar eski pazar paylarını sabit tutarken, özellikle küçük ölçekli şirketlerin kriz ortamında bünyelerinde çevirmen/tercüman çalıştırmak yerine çeviri bürolarından yararlanma yolunu seçmesi çeviri sektörünün bugün itibari ile 200 milyon dolarlık hacme ulaşmasına sebep oldu.
Türkiye’de hali hazırda resmi olarak görev yapan çeviri derneklerine kayıtlı çeviri bürolarının sayısı 100’ün üzerinde, fakat sadece İstanbul’da 350’den fazla tercüme bürosu olduğu biliniyor. Freelance ve ofiste görev alan toplam çevirmen sayısı ise 50 binin üzerinde. Simultane çevirmenliği esas meslek kabul edenlerin sayısı ise 1000’den fazla.
Bu istatistikleri bu konuda konuştuğum kişiler, çeviri derneklerinin resmi rakamları, vergi dairesine kayıtlı çevirmenler, Ticari sicile verilen gelir beyanları, çeviri işletmelerinin ortalama iş yükleri ve çevirmenlerle yapılan sohbetler neticesinde ulaştım. Böyle bir istatistiğe ihtiyaç olduğu için 2-3 senelik bir çalışmanın ürünü. Ama bunu geliştirmeliyiz bence, temeli bu olur belki. Piyasada dillerin dağılımı ise %55 civarında İngilizce, %8 Almanca, % 8 Fransızca, %10 Rusça ve Slav Dilleri, %7 Asya dilleri ve gerisi de Avrupa dilleri diyebiliriz.

Tags: